Aile Hekimleri, Sağlık Bakanlığı Önünde Eylem Yaptı
Aile hekimleri, ‘Eziyet Yönetmeliği’ olarak adlandırdıkları “Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğe”ne karşı 5 günlük iş bırakma kararı almıştı. Dün, iş bırakmalarının 3’üncü gününde hekimler, bu defa Sağlık Bakanlığı önünden seslerini yükseltti. Sağlık emekçileri ellerindeki “Cümle alem bilmeli bu yönetmelik hileli” ve “Duymemişoğlu, görmemişoğlu, bakmemişoğlu” yazılı dövizler ile, “AKP sağlığa zararlıdır” ve “Yaşamak, yaşatmak istiyoruz” sloganlarını attı. Açıklamaya CHP Sağlık Bakanlığı’ndan sorumlu genel başkan yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz ile birlikte CHP’li milletvekilleri Aylin Yaman ve Kayıhan Pala da katıldı.
İş Güvencesi Tehlikeye Girebilir
16 sağlık meslek örgütü adına Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap açıklama yaptı. Azap, söz konusu yönetmelikteki olumsuzlukları şu şekilde aktardı: “Koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesine yönelik gerekli düzenlemeleri içermemektedir. Aile sağlığı merkezlerinin sayısının, donanımlarının, ekiplerinin artırılarak güçlendirilmesi için bir düzenleme içermemektedir. Hastalara ve koruyucu sağlık hizmetlerine yeterli zaman ayrılabilmesine fırsat vermemektedir. Kendi içinde taşıdığı çelişkili uygulamalar ile hekimlerle hastaları karşı karşıya getirerek şiddete zemin hazırlamaktadır. Belli ilaç gruplarının reçetelenmesi ve sevkleri sınırlayarak hekim bağımsızlığına müdahale etmektedir. Karmaşık hesaplamalar ile ulaşılması mümkün olmayan, ulaşılsa bile halk sağlığı için faydasız performans kriterleri içermektedir. Yalnızca iş sayısı üzerinden değerlendirme yapılmakta olup, işin kalitesi göz ardı edilmektedir. Hekimlerin ve aile sağlığı emekçilerinin iş ve gelir güvencesi tehlikeye girebilir.”
Kamusal Bir Hizmet Olan Sağlık Hizmetleri
Azap, taleplerini şu şekilde sıraladı: “Kamuya ait olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbi donanımı ile aile sağlığı merkezleri binaları kamu tarafından sağlanmalıdır. Halkımıza nitelikli sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak tanınmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip çalışmasını vurgulayan bir sistem oluşturulmalıdır. Aile Sağlığı Merkezi başına düşen nüfus miktarı hekim başına 2 bin kişiyi aşmamalıdır. Aile Hekimliği’nde güvencesiz ve kadrosuz istihdam kabul edilemez. Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmelidir ve Aile Hekimleri işveren olmamalıdır. Aile Sağlığı çalışanlarının maaşları, Aile Hekiminin çalışma sürelerine göre değil, kendi mesleki sorumluluklarına göre belirlenmelidir. Tavan ücret katsayısı artırılmalıdır. Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan sağlık emekçilerinin maaşları, izin, hastalık, doğum, veya aile içi acil durumlar gibi durumlarda kesintiye uğramadan ödenmelidir. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti artırmak yerine, önlemek için etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalıdır. Ayrıca, sağlık çalışanlarının can güvenliğini sağlayacak yasal düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.”